19 Temmuz 2010 Pazartesi



Bir hafta boyunca Nuray ve Asya bizdeydi Çınar ve Asya çok ama çok eğlendiler ve tabi biz de. Okula gittiler,havuza girdiler akşam bahçede arkadaşlarıyla oynadılar. Ayrılık vakti ise onlar için zordu tabi.

11 Temmuz 2010 Pazar

Adını güneş koydu

Çınarım bugün Mehtap'la konuşurken yeni bir isim seçti kendine. Güneş olsun benim adım dedi. Ne güzel bir isim buldu. Bugün güneş tutulması var üstelik. Güneşimiz sensin tabi benim minik oğlum.

7 Temmuz 2010 Çarşamba



O daha çok deneyimsiz ama her şeyi biliyor. Onları dinlemek ve inanmak gerektiğini bir kez daha anladım. Kötü bir deneyimle de olsa...!! Benim afacan oğlum okula gitmek istemiyordu ama ben kararlı ve tutarlı olmak adına onu istemediği ve sevmediği bir yere götürmekte ısrar ettim. Oysa onu tanıyordum oyun oynamayı arkadaşlığı çok seven bir çocuk o. Bana kendini kah düşsel kah gerçek yollarla anlatmaya çalışmıştı. Öğretmenlerden korktuğunu anlamıştım. Düşsel açıklamalarını redetmedim dahil oldum oyunlarına ama onları okumak yerine manipülatif davranıp okula gitmesinin araçları haline getirdim. Oysa o biliyordu oraya gitmemesi gerektiğini. Nihayet ben de anladım ve başka bir okula beraber gitmeye başladık. Şimdilik böcüğüm yeni okulu sevdi gibi görünüyor. "Yeni okul biraz korkunç biyer" dedi bana bu sabah" o zaman gitmeyelim ne dersin" dediğimde "hayır hiç korkunç değil aslında lütfen gidelim" diye karşılık verdi ve okula vardığımızda sevinçle "burası benim en sevdiğim okul" diye sevinçle çığlık attı. Çok hevesli ve mutlu görünüyor. Umarım devam eder.
Her ne sorun olursa çocuklarla ilgili bilmeliyiz ki kaynak onlar değil biziz onlar sadece ayna. AYNA